Günümüzde yapay zeka teknolojisinin hızlıca ilerlemesi, özellikle iş dünyasında önemli değişikliklere yol açmaktadır. Bu durum, insanların işlerini kaybetme korkusu ile karşı karşıya kalmalarına neden olmaktadır. Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, bu korkunun bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekmektedir. Yapay zeka nedeniyle iş kaybetme korkusunun, sadece ekonomik güvenceyi tehdit etmekle kalmayıp, aynı zamanda insanların psikolojik sağlığını da etkileyebileceğini vurgulamaktadır.
Taşkın, bireylerin teknolojik değişikliklere uyum sağlaması ve kendilerini sürekli geliştirmesinin bu korkuyu azaltmada önemli bir rol oynadığını ifade ederek, eğitim, esneklik, sosyal destek ve profesyonel yardım gibi stratejilerin bu korkunun üstesinden gelinmesinde etkili olabileceğini belirtmektedir.
Post-Luddism olarak adlandırılan bu korkunun, psikolojik sorunları tetikleyebileceğini ifade eden Taşkın, insanların belirsizlik ve teknolojinin gerisinde kalma kaygısı ile yetersizlik hissi yaşayabileceklerini dile getirmektedir. Teknolojinin hızlı gelişimi, iş güvencesinin azalmasına neden olarak bireylerde kaygı ve stres yaratabilmektedir.
Uzman Klinik Psikolog Özgener Taşkın, iş kaybetme korkusuna bağlı bazı belirtilere değinmiştir.
Bu belirtiler arasında kaygı ve stres, özsaygı ve özgüven kaybı, gelecek kaygısı gibi semptomlar yer almaktadır. Taşkın, iş kaybetme ihtimalinin kaygı ve strese neden olabileceğini, iş güvencesinin azalmasının bireyin kendini değersiz hissetmesine yol açabileceğini vurgulamaktadır. Bu durumun uzun vadede ciddi psikolojik sorunlara yol açabileceği ifade edilmektedir.
İş kaybetme korkusunun bireyin özsaygısını ve özgüvenini düşürebileceğine dikkat çeken Taşkın, işin bireyin kimliğinin önemli bir parçası olduğunu ve iş kaybının bireyin kendini işe yaramaz hissetmesine neden olabileceğini belirtmektedir. Bu durum, aynı zamanda depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunları da tetikleyebilir. Gelecekle ilgili belirsizliğin, bireylerde ciddi kaygılara yol açabileceği ifade edilmektedir.
Taşkın, bu kaygılarla başa çıkmanın yollarına da değinmektedir.
Post-Luddism ile başa çıkmak için sürekli öğrenme ve kendini geliştirme gibi önemli adımlar atmanın, bireyin iş güvencesini artırabileceği ifade edilmektedir. Yeni beceriler kazanmanın, bireyin iş piyasasında rekabetçi kalmasına yardımcı olabileceği vurgulanmaktadır. Taşkın, esnek olmanın da bireylerin stres seviyelerini azaltabileceğini ve iş kaybı korkusuyla başa çıkmalarını sağlayabileceğini belirtmektedir.
Aynı zamanda, aile, arkadaşlar ve iş arkadaşları ile olan ilişkilerin bireyin stres ve kaygı düzeyini azaltmada önemli bir rol oynadığını ifade etmektedir. Sosyal desteğin bireyin kendini daha güvende hissetmesine yardımcı olabileceği dile getirilmektedir. Bunun yanı sıra, psikolojik destek almanın, bireyin iş kaybı korkusuyla başa çıkmasına yardımcı olabileceği aktarılmaktadır. Bir terapistin, bireyin duygusal tepkilerini yönetmesine ve daha sağlıklı başetme stratejileri geliştirmesine yardımcı olabileceği vurgulanmaktadır.