Üveit, göz içi iltihaplanması olarak tanımlanan ve ciddi sonuçlar doğurabilecek bir göz hastalığıdır. Dünyagöz Hastaneler Grubu Üveit Bölüm Başkanlığı görevini yürüten Prof. Dr. Merih Oray, özellikle çocuk yaş grubunda, kalıcı görme kaybına yol açabileceği için üveit hastalığına dikkat çekmektedir. Özellikle çocukluk çağı eklem romatizması (juvenil artrit) olan bireylerde üveitin daha ağır seyrettiğini belirten Oray, bu hastalığın gözdeki iltihaplanma sonucunda görme kaybı ile sonuçlanabileceği uyarısında bulunmuştur.
Üveit hastalığı, gözün damardan zengin orta tabakasının iltihaplanması ile meydana gelmektedir. Behçet hastalığı, ankilozan spondilit ve iltihaplı bağırsak hastalığı gibi birçok romatizma hastalığında ve multiple skleroz (MS) gibi nörolojik hastalıklarda üveit görülebilmektedir. Prof. Dr. Oray, bu hastalıkların erken teşhisinin ve tedavisinin önemini vurgulamaktadır.
Üveit hastalığının genel belirtileri, gözün iris dokusunu etkileyen iltihabi durumlarda; göz küresinde hissedilen ağrı, ışık hassasiyeti, kızarıklık ve bulanık görme olarak sıralanmaktadır. Gözün arka kısmındaki üveitlerde ise bulanık görme ve siyah noktalar görmek gibi belirtiler öne çıkmaktadır. Özellikle makula bölgesinin iltihabi tutulumu, doğru tedavi edilmediği takdirde komplikasyonlara yol açabilir ve kalıcı görme kaybına sebep olabilir. Oray, üveit için yapılan bir tedavinin yeterli olmadığını, uzun yıllar süren doktor kontrolünün gerekliliğini de ifade etmektedir.
Prof. Dr. Oray, üveit hastalığının her yaş grubunda görülebileceğini, fakat özellikle çocuklarda körlükle sonuçlanabilecek ciddi komplikasyonlara neden olabileceğini belirtmektedir. Görme kaybının değişkenlik göstermekle birlikte, yüzde 10-15 oranında ciddi görme kaybı riski bulunmaktadır. Bu hastalığın fark edilmeden sinsice ilerlemesi, altında yatan sebeplerin araştırılmasını gerekli kılmaktadır. Çocukluk çağı romatizması olan bireylerin düzenli olarak göz taramasından geçirilmeleri gerektiğine vurgu yapan Oray, ailelerin bu konuda dikkatli olmalarını istemektedir. Çocuklarda gözde kızarıklık her zaman gözlemlenmeyebilir ve bu durum, durumu daha da zorlaştırmaktadır.
Üveit, erken tanı ve tedavi ile mevcut görme seviyesinin artırılması veya korunması mümkün olan bir hastalıktır. Geç kalındığında ise iltihaplanma göz bebeğinde şekil bozuklukları, katarakt ve göz tansiyonu yükselmesi gibi komplikasyonlara yol açabilir. Prof. Dr. Oray, üveit belirtileri görüldüğünde mutlaka deneyimli bir göz doktoruna muayene olunması gerektiğini ifade etmektedir.
Üveit hastalığının tedavi süreci, hastalığın türüne bağlı olarak planlanmaktadır. Ön üveit (iritis) durumlarında, ilk aşama olarak lokal damla tedavisi önerilmektedir. İris dokusunun lens ile yapışmasını önlemek ve ağrıyı azaltmak için göz bebeğini büyüten damlalar kullanılmaktadır. Ayrıca, iltihabı baskılamak için kortizonlu damlalar da tercih edilmektedir. Gerektiğinde göz içine veya çevresine iğne tedavileri de uygulanmaktadır. Üveit atakları tekrar ederse sistemik tedavi uygulanır. Infeksiyon kaynaklı olmayan arka üveitler genellikle ağız yoluyla ve son yıllarda cilt altından alınan güncel ilaçlarla tedavi edilir.
Üveit hastalarının tedavisinde hekim takibi son derece önemlidir. Hastalığın erken döneminde ve doğru şekilde tedavi edildiğinde sonuçlar olumlu olmaktadır. Ayrıca, üveit, ilgili diğer branşlarla konsültasyon halinde tedavi edilmelidir. Enfeksiyon kaynaklı üveitlerde ise etkene yönelik bir tedavi süreci izlenmelidir. Tedavi sürecinin hekim kontrolü altında yapılması kritik öneme sahiptir; aksi takdirde hastalar hayati tehlikelerle karşılaşabilir.