Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, 2026’da devreye girmesi planlanan 5G teknolojisine yönelik hazırlıklarını sürdürüyor. Vodafone Türkiye CEO'su Engin Aksoy, sektörün önemli gelişim alanları bulunduğunu ve köklü bir yapısal dönüşüm gerektiğini ifade etti. Aksoy, 5G ihalesi ve sabit genişbant lisans uzatım süreci öncesinde bu dönüşümü gerçekleştirmek için önemli bir fırsat penceresinin olduğunu dile getirdi.
Türkiye'deki mevcut fiber uzunluğunun 588 bin kilometre olduğunu belirten Aksoy, OECD ortalamasına ulaşmak için bu uzunluğun yaklaşık 2 milyon kilometreye çıkarılması gerektiğini vurguladı. Aksoy, baz istasyonlarına fiber bağlantı sağlanmasının önemli bir konu olduğunu söyleyerek, yerleşik operatörle işbirliğine her zaman hazır olduklarını ifade etti. Paylaşım modellerine açık olduklarını birçok kez dile getirdiklerini fakat talep edilen kira bedellerinin altyapı kurulumunun maliyetinden yüksek olmasının girişimlerinin sonuçsuz kalmasına neden olduğunu açıkladı. Adil ve rasyonel müdahale ve düzenlemelerin yapılması gerektiğini belirten Aksoy, baz istasyonlarının fiber bağlantıları için yerleşik işletmeci tarafından makul şartlar içeren ayrı bir tarife yayımlanmasının önem taşıdığını vurguladı.
Aksoy, ortak altyapı şirketi konusunu da ele alarak, fiberin ülke genelinde hızla yaygınlaştıracak bir yatırım modelinin geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Ülke kaynaklarının verimli kullanılması için ortak yatırıma imkân sağlayacak bir altyapı şirketinin kurulması gerektiğini düşünen Aksoy, bu yapının yatırımları hızlandıracağını ifade etti. Geçmişte Varlık Fonu’nun liderliğinde ortak altyapı şirketi kurulması için umut verici girişimlerin olduğunu belirten Aksoy, bu gelişmelerin hız kazanması için somut adımlar beklediklerini açıkladı. 2026’da sabit genişbant ile ilgili lisans uzatım sürecini önemli bir fırsat olarak gördüğünü söyleyen Aksoy, bu süreçte perakende ve toptan hizmetlerin ayrıştırılması gerektiğini vurguladı.
5G ihale sürecine de değinen Aksoy, 5G teknolojisinin birey ve kurumlara hizmet kalitesini artıracağını ve operatörler açısından verimlilik artışı sağlayacağını ifade etti. Ancak eski nesil teknolojilere kıyasla yatırım miktarının artacağından, gelir sıçraması yaratmayacağını belirtti. Aksoy, 5G ihalesinin makul fiyat ve koşullarda gerçekleştirilmesinin önem taşıdığını vurguladı. Frekans tahsislerinin yüksek 5G performansını sağlamak için orantılı ve ekonomik seviyede olmasının operatörleri şebeke yatırımlarına daha fazla odaklayacağını belirten Aksoy, spektrum bantlarının zamanında hazırlanmasının ve planlanmasının da önemli olduğunu ifade etti.
Ayrıca, tahsis edilecek frekans dilimleri arasında yüksek asimetri olmasından kaçınılması gerektiğini belirten Aksoy, kapsama ve kalite yükümlülüklerinin teknoloji bağımsız olması ve kapsamanın artırılması için teşviklere yer verilmesi gerektiğini vurguladı. Yerlilik yükümlülüğünün, üreticileri teşvik edecek bir mekanizmaya dönüştürülmesinin yerli yatırımları artıracağını belirtti. Son olarak, sabit genişbant ile ilgili lisans uzatım koşullarıyla 5G ihalesi arasında orantısız farklar olmaması ve adil rekabet koşullarının sağlanmasının gerektiğini ifade etti.
